19 Mart 2012 Pazartesi

ANADOLU'NUN HAZİNELERİ -> VAN KEDİSİ


Türkiye’de kedilerden bahsederken ilk akla gelen türlerin başında Van kedisi gelir. Cana yakınlığı, beyaz, ipeksi kürkü, aslan yürüyüşü, tilkininkine benzeyen uzun ve kabarık kuyruğu, değişik göz renkleri ve suya olan düşkünlüğü ile Van kedisi, dünya üzerinde melezleşmeyen, saflığını koruyabilmiş canlıların başında gelir. Bu özelliği onu, hem kedi dünyasının hem de diğer canlıların yıldızı haline getirmiştir.



Anadolu’ya tam olarak ne zaman ve nasıl geldiği bilinmeyen Van kedileri, diğer canlılarda olduğu gibi bulunduğu bölgenin şartlarına ayak uydurdular. Van kedisi Türkiye’nin en yüksek dağlarının bulunduğu Doğu Anadolu bölgesindeki yüksek sıcaklık farklılıklarına kürkleri sayesinde kolayca ayak uydurabilmiş bir canlıdır. Yılda en az 6 ay karlarla kaplı bu bölgede uzun tüyleriyle kar ve soğuktan korunurken, yazın birden ısınan hava nedeniyle tüylerini dökerek Van Gölü’nün ılıman iklimine uyum sağlamayı bilirler. Ancak yaygın olan yanlış bir inanış vardır ki, o da bu kalın kürkü nedeniyle Van kedilerinin üşümediğidir ki bu yanlıştır. Çünkü kediler, kürkleri ne kadar kalın olurlarsa olsunlar soğuktan etkilenir ve üşürler.



Van kedileri suyu ve yüzmeyi çok severler. Bir Van kedisi suya doğru gidiyorsa eğer, bu zorunluluktan değil, sadece suyu çok sevdiği içindir. Özellikle ılık ve sığ sularda yüzmeyi seven her hangi bir Van kedisini, musluktan damlayan suya pati atarken ya da banyoda sahibine eşlik ederken görmek hiç de şaşırtıcı değildir. Suyu sevmesi, Van kedisini diğer kedilerden ayıran en önemli özelliktir.

Van kedilerinin özelliklerinden biri de tüylerindeki iki renkliliktir. Bu farklı renkler kulaklarının çevresinde ve kuyruğunda olmak üzere vücudunun iki farklı bölgesinde bulunurlar. Çok nadir olarak da vücutlarının başka bölgelerinde görülebilir.

Postu kalın, tüyleri normal uzunluktadır. Yazın diğer kediler gibi tüy değişimi yaşar ve o dönemde tüyleri kısalır. Kışın yeniden eski rengini ve beyaz bir kartopu halini alır. Bu kediler, diğer türlere oranla biraz daha iricedir. Erkeklerde vücut ağırlığı ortalama 3,5kg, iken dişilerde 2.8 kg. olur. Vücutları uzun ve kaslı, kemikleriyse iridir.




Van kedisi, kocaman, geniş pembe kulaklara sahiptir. Kulaklarda dibe doğru bir yuvarlaklık göze çarpar. Bazen yavruların iki kulağı arasında bir-iki siyah benek görülebilir. Van kedilerinde sağırlığın yaygın olduğu sanılsa da aslında bu Ankara kedisinin bir özelliğidir. Söz konusu bu sağırlık Van kedilerinin iki değişik renkli gözlü olanlarında bulunur ki bu da ancak %2-3 civarındadır.

Gözleri ve tüyleri nedeniyle Van kedisi Ankara kedisi ile sıkça karıştırılır. Oysa iki cins bazı belirgin özelliklerle birbirlerinden hemen ayrılırlar. Ankara kedisinin gözleri belirgin bir yuvarlaklık içindeyken Van kedisinin gözleri badem şeklinde olur. Bu iki cinsi ayıran en önemli özelliklerden birisi de Van kedisinde bulunan renkli ve uzun kuyruğun diğerinde bulunmayışıdır. Ankara kedisinin de kuyruğu uzun olmasına rağmen renkli değildir.
Van kedilerinin gözleri her ikisi de mavi ya da her ikisi de kehribar olabildiği gibi, bir gözü mavi diğer gözü kehribar renkte olmak üzere üç çeşit olabilirler. Mavi renk, daima turkuvaz mavisi özelliğinde olurken, kehribar rengi farklı tonlarda görülebilir. Mavi gözlü kediler de kendi aralarında mavi gözlü kısa tüylü ve mavi gözlü uzun ipek kürklü, diye iki kısma ayrılırlar. Van kedilerinde, yeni doğan yavruların gözleri grimsi renktedir. Yavru kedinin doğumundan 25 gün sonra göz renkleri farklılaşmaya başlar ve 40 gün sonra da göz renkleri netleşir.

 
                          

Van kedileri, her yıl Şubat, Mart ya da Haziran aylarından birinde kızgınlık periyoduna girerler. Bu dönem yaklaşık 10 gün sürer. Kızgınlık döneminde gebe kalırlarsa eğer genellikle o yıl içinde bir daha kızgınlık göstermezler. Gebelik süreleri 62 gündür. Van kedilerinin karınları gebeliklerinin birinci ayından sonra şişmeye başlar ve bu dönemden itibaren karınlarına hiç kimseyi dokundurtmazlar. Onlar da diğer kedilerde olduğu gibi gözlerden uzakta doğurmayı sevdiğinden, birinci ayın sonundan itibaren ıssız ve karanlık bir yer aramaya başlarlar. Van kedisi bir batında dört yavru doğurur.

Yavrularında genellikle iki kulak arasında bir-iki siyah nokta olduğu görülür. İki siyah nokta taşıyan yavruların çoğu tek renk gözlü olur. Ve bu siyah noktalar, adeta tek göz kedilerin mührüdür. Baş kısmında görülen bu siyah noktalar doğumdan sonra bir iki ay içinde kaybolurlar. Ve bazen da sayıları 8 ila 30 arasında değişen miktarda siyah kıllar olarak kalırlar.



Van kedileri bir sahipten çok bir mekânı benimserler. Kendi hâkimiyetlerini kurdukları alanlarda yabancı bir kedinin barınmasına çoğu zaman imkân vermezler. Kedilerin mekân değiştirmemekteki inatçılıkları, Van kedilerinde pek fazla görülmez. Diğer kediler genellikle yeni yerlerine alışamamış ya da beğenmemişlerse eski evlerine dönmeye çalışırlar. Hatta eski yuvalarına dönmek için kilometrelerce yol kat etmiş olanlarına da rastlanır. Öte yandan Van kedileri yeni bir mekâna alışmakta hiç güçlük çekmezler.
 
Van kedisi, sevilmekten çok hoşlanır ve kendisine gösterilen sevgiye aynı şekilde karşılık verir. Sevgi istekleri özellikle gebelik döneminde daha da artar. Kendisini sevenlerin kucağına çıkıp, okşayan elleri önce hafifçe ısırır sonra yalayarak sevgi gösterisinde bulunur ve mırıldanır. Yemeği verildiğinde yemeden önce minnet göstermek için bacaklara sürünme huyu vardır. Tuvalet ihtiyacını duyduğunda da, kapının önüne giderek miyavlayarak kapının açılmasını ister.


Van kedileri kendi aralarında ve insanlarla haberleşmek için bir takım sesler çıkarırlar. Çıkarılan bu sesler onların duygusal durumları ile ilgilidir. Miyavlamaları isteklerine göre çeşitlilik gösterir. Bir kısmı insanlarla olan ilişkilerine tekabül ederken, bir kısmı yavrularıyla ya da erişkin olanlarıyla ile ilgili ilişkilere tekabül eder. İhtiyaçlarına göre çıkardıkları seslerin yüksekliği ve frekansları da değişir. Van kedisi sabahleyin sahibiyle karşılaşmasında yüksek sesle miyavlayarak sevincini gösterir. Acıktığında mutfak kapısına doğru giderek, acıktığını belirtecek şekilde miyavlar.
 

ANKARA KEDİSİYLE ARASINDAKİ BELİRGİN FARKLILIKLAR:

Van kedisi diğer türler içinde en çok Ankara kedisi ile karıştırılır. Hâlbuki iki cins arasında çok belirgin farklılıklar vardır. Van kedisinin gözleri badem şeklindeyken Ankara kedisinin gözleri yuvarlak bir yapıdadır.

Van kedisinin yüzü Ankara kedisine oranla daha yuvarlaktır. Van kedisinin baş ve kuyruk kısmında sarı lekeler bulunurken, Ankara kedisi ise genellikle bembeyazdır. Ve Van kedisinin tüyleri Ankara kedisine oranla daha kısadır.

DERLEME

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder